10 Nisan 2012 Salı

iklim elemanları



Sibirya Yüksek Basınç alanından Basra alçak basınç alanlarına doğru sürekli hava hareketleri meydana gelmektedir.
Basınç sistemleri dünyanın kendi ekseni etrafında dönmesiyle oluşur.


Rüzgar denizden geçtiği vakit mutlaka bir yere yağış bırakır. Bu yüzden deniz bulunan yerlerde yağış daha fazladır.Aynı zamanda sıcaklık dağılımı dengelidir.Çünkü denizler zor ısınır, zor soğur böylece hava sıcaklığı dengelenmiş olur.

Vadiler her zaman rüzgar makinesidir. Vadinin olduğu her yerde rüzgar mevcuttur. Vadi çerisine giren soğuk hava kütlesi vadi duvarlarına çarparak yol alır ve sonunda vadi içerisinden çıkarak rüzgar oluşur.
Vadilere rüzgar enerjisi santrali kurulabilir.

NOT: 


  • Aksaray'ın ortalama sıcaklığı 11,5 °C dir.
  • Aksaray'ın kış ayı sıcaklığı -1,5 °C dir.
İKLİM ELEMANLARI 4 TANEDİR
  • Sıcaklık
  • Basınç
  • Nemlilik Ve Bulutluluk
Not: Mars büyüklüğünde bir gezegenin Dünya 'ya çarpması sonucu Ay meydana gelmiştir.

4 Nisan 2012 Çarşamba

IHLARA VADİSİ


ıhlara vadisi

    

IHLARA VADİSİ

Aksaray, Hristiyanlığın daha ilk yıllarında önemli bir din merkezi olmuştur. Kayseri'li Basilus ve Nazianzos'lu Gregorius gibi mezhep kurucuları 4.yy. da burada yetişmişlerdir. Mısır ve Suriye sisteminden ayrı bir manastır hayatının kurallarını bunlar tespit etmişlerdir. Böylece Yunan ve Slav sistemi doğmuştur.
Mısır ve Suriyeli rahiplerin dünya ile olan ilişkilerini kesmelerine rağmen Basilus ve Gregorius'un rahipleri dünya ile olan ilişkilerini kesmiyorlardı. Bu yeni anlayışın yeri Belisırma idi.
Gregorius, teslis inancına yeni bir izah getirerek Hz. İsa'nın Tanrılığı tartışmasında İznik toplantısı görüşlerine kuvvet kazandıran fikirler ileri sürdü. Böylece Hristiyanlık tarihinde öncü Gregorius'un yetiştiği kayalık bölge (Belisırma, Ihlara ,Gelveri) Manastır ruhuna uygun, kayalara oyulan kiliseler topluluğu halinde geldi. Arap akınlarına karşı, Hasandağı'ndaki müdafaa kaleleri karşı koyunca bu kiliseler faal ibadet merkezi durumlarını devam ettirdiler. Ihlara Vadisi'ndeki kayalara oyulmuş bu freskli kiliseler, korunarak yeryüzünde eşine rastlanmayan bir tarih hazinesi olarak zamanımıza kadar gelmiştir.
Hristiyanlığın ilk yıllarından itibaren kayaların rahatlıkla kazılmasıyla meydana getirilen bu freskli kiliseler ve iskan yerleri 14 km. boyunca Ihlara'dan Selime'ye kadar devam eden "IHLARA VADİSİ" içerisinde yer alırlar.

VADININ OLUŞUMU

Vadiye çok yakın Hasan Dağı ve çevresi, Neojen (Genç Tersiyer) ve IV. Zamanda oluşmuştur. Bu zamanda oluşan yükselmelere karşın havzalar oldukça düşük kalmıştır. Hasan Dağı volkanın püskürmesine neden olan tektonik hareketler sonunda çevre yüzeyini geniş bir volkanik tabaka kaplamıştır.
Aynı hareketler sırasında kalkerin basınç ve sıcaklık etkisiyle yarattığı kırık hattan fışkıran doğal sıcak suyu, Yaprakhisar ve Ihlara arasında bulunan Ziga Kaplıcaları'nda görebilirsiniz. Çevrenin yapısal karakterini derinden etkileyen volkanik püskürme sonucu oluşan tüf taşları, rüzgâr, erozyon ve diğer doğa etkenleri ile aşınmış, Selime ve Yaprakhisar'da karşınıza çıkan değişik görünüm ve renklerde Peri Bacaları'nı yaratmıştır. Tektonik hareketler, bazı yerlerde yumuşak tüfün, bazı yerlerde gri, yeşil ve kahverengi tonlarının hâkim olduğu ve iri tanelerle ufalanan kayaların kapladığı alanları çöküntüye uğratmıştır. Ihlara Vadisi boyunca ilerleyen Melendiz Çayı da bu tür çökmenin sonucu oluşan kanyon vadinin tabanını oyarak daha büyük bir derinlik kazanmıştır.
Yer yer 100 veya 120 metre derinliğe varan vadiyi ikiye bölerek akan Melendiz Çayı (ilk çağlarda bu ırmağa Kapadokya ırmağı anlamına gelen Potamas Kapadokus denilirdi Aksaray yakınlarında Uluırmak adını alarak Tuz Gölü'ne ulaşır. Doğa, insan, tarih ve sanat olgusunu bu denli bir araya getirebilen ve bu gerçeği ancak kendisine yaklaştığımız zaman simgeleyen Ihlara Vadisi sakladığı bu sırrı kendisiyle beraber olduğunuzda açıklayacaktır sizlere.



  

3 Nisan 2012 Salı

selime- güzelyurt


Ihlara Vadisinin son ayagında yer alan açık hava 
müzesi görünümünde bir yerleşme 

 
(Güzelyurt - Selime Kasabası) 


 
(Selime Sultan Türbesi) 



 
(Selime Kasabası - GÜZELYURT) 


   
(Selime Kasabası - GÜZELYURT) 



 Selime

SelimeSelime
Ihlara vadisinin bitiminde yer alır. Selime köyünde dik bir yamacın eteklerine yaslanmış peribacaları, bazilika tipindeki katedrali, köye adını veren ve Selçuklu Dönemi'ne ait Selime Sultan Türbesi, kayaya oyulmuş kalesi ve kaya kiliseleri bulunmaktadır.

Güzelyurt
Aksaray'a 45km., Ihlara vadisine ise 15km. uzaklıktadır. Doğal konumu, 19. yüzyıl mimarlık örnekleriyle Kapadokya merkezleri arasında seçkin bir yeri vardır. 

GüzelyurtHrıstiyanlığın yayılması için çalışan Naziandoslu Gregorius adlı din adamı Güzelyurt'u önemli bir merkez haline getirmiştir. 

Güzelyurt'ta bulunan kiliseler Yüksek Kilise, Kızıl Kilise, Silvişli Kilise, Ahmatlı Kilise ve Koç Kilisesi'dir. Ayrıca 1891 tarihinde kilise olarak inşa edilen ve halen cami olarak kullanılan kitabeli bir yapı da Güzelyurt'a ayrı bir özellik katmaktadır

28 Mart 2012 Çarşamba

Yeryüzü Şekilleri


Vadi Çeşitleri
Çentik (Kertik) Vadi:
Akarsuların derine aşındırmasıyla oluşan V şekilli, tabansız, genç vadilere çentik vadi ya da kertik denir.
Türkiye’nin bugünkü görünümünü 3. ve 4. zamanda kazanmış olması nedeniyle, Türkiye akarsuları henüz denge profiline ulaşmamış, geç akarsulardır. Bu nedenle ülkemizde çok sayıda çentik (kertik) vadi bulunmaktadır.




Yarma Vadi (Boğaz):
Akarsuyun, iki düzlük arasında bulunan sert kütleyi derinlemesine aşındırması sonucunda oluşur. Vadi yamaçları dik, tabanı dardır. Akarsuyun yukarı bölümlerinde görülür. Türkiye’de çok sayıda yarma vadi (boğaz) bulunur.
Karadeniz Bölgesi’nde, Yeşilırmak üzerinde, Şahinkaya yarma vadisi, Marmara Bölgesi’nde, Sakarya üzerinde Geyve Boğazı, Akdeniz Bölgesi’nde Atabey deresi üzerinde Atabey Boğazı başlıca örnekleridir.







Kanyon Vadi:
Klaker gibi dirençli ve çatlaklı taşlar içinde, akarsuyun derinlemesine aşındırmasıyla oluşur. Vadinin yamaç eğimleri çok dik olup, 90 dereceyi bulur. Kanyon vadiler Türkiye’de Toroslar’da yaygın olarak görülür. Antalya’daki Köprülü Kanyon, ülkemizdeki güzel bir örnektir.







Tabanlı Vadi:
Akarsu, yatağını taban seviyesine yaklaştırınca derine aşınım yavaşlar. Yatak eğiminin azalması akarsuyun menderesler çizerek yanal aşındırma yapmasına neden olur. Yanal aşındırmanın artması ile tabanlı vadiler oluşur.





2. Menderesler
Akarsular, eğimlerinin azaldığı yerlerde kıvrılarak akarlar. Hem aşındırma, hem de biriktirme sonucunda, bu kıvrımlar daha da genişleyerek menderesleri oluştururlar.Hem aşındırma hem biriktirme şeklidir.
Mendereslerde yana aşındırma fazla olduğu için sık sık yatak değiştirirler. Ülkemizde, ovaların tabanlarında ve olgun vadilerdeki akarsular menderesler çizerek akarlar.
Menderesler oluşturan bir akarsuyun;
Yatak eğimi azalmıştır. Akarsu hızı azalmıştır.Uzunluğu artmıştır. Aşındırma gücü azalmıştır.Biriktirme faaliyetleri yaygındır.
3. Kırgıbayır (Badlands)
Şiddetli yağmurların oluşturduğu selinti suları, bitki örtüsünün bulunmadığı ve kolay aşınabilen arazileri aşındırır.
Bunun sonucunda, arazi yüzeyi girintili çıkıntılı bir görüntü alır. Bu tür arazilerekırgıbayır adı verilir.
Kırgıbayır, özellikle sağanak yağışların görüldüğü, yarıkurak bölgelerde daha sık meydana gelir. Türkiye’de, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaygındır.
4. Çağlayan ve Çavlanlar (Şelaleler)
Akarsu yataklarında, bazen bazı tabakalar aşınmaya karşı farklı direnç gösterirler. Bunun sonucunda da basamaklar oluşur. İşte, akarsuların bu basamaklardan akan kısımlarına çağlayan adı verilmektedir. Eğer basamaklar yüksekçe ve düşen su miktarı fazla ise, böyle kısımlar da çavlan veya şelale olarak isimlendirilir. Ülkemizdeki en tanınmışları, Manavgat Çağlayanı ile Düden, Muradiye ve Gürlevik şelaleleridir.
Çağlayan ve çavlanlarda suların yüksekten düştüğü kısım aşınırsa, derin oyuklar oluşur. Bu oyuklara dev kazanı adı verilir
5. Peribacaları
Volkanik arazilerde, selinti sularının, aşınmaya karşı farklı dirençteki tabakaları aşındırması sonucunda oluşan şekillerdir.Oluşumunda volkanik tüflü arazi,sel ve yağmur suları,bitki örtüsünün az olması ve rüzgar etkilidİR.
Türkiye’de Nevşehir, Ürgüp, Göreme, Avanos çevresinde yaygındır.
6. Peneplen (Yontukdüz)
Akarsuların ve akarsularla birlikte diğer dış kuvvetlerin, yeryüzünü aşındırması sonucunda deniz seviyesinde hafif dalgalı düzlükler oluşur. Bunlara peneplen(yontukdüz) adı verilir.
Ülkemiz yeryüzü şekilleri IV. jeolojik zamanın başlarında toptan yükseldiği için, iç kısımlarda peneplen izlerini görmek mümkündür.
AKARSULARDA BİRİKTİRME
Akarsuların biriktirme yapabilmesi için;
– Eğimin azalması ,Suyun azalması
– Akarsu hızının azalması, Akarsu yükünün artması
gereklidir. Bu faktörler bir arada olunca, akarsuyun gücü azalır ve biriktirme başlar.
AKARSU BİRİKİM ŞEKİLLERİ
1. Birikinti Konileri ve Yelpazeleri
Dağ yamaçlarından düzlüğe inen akarsular, taşıdıkları materyalleri eğimin azaldığı yerlerde yarım koni şeklinde biriktirirler. Bunlara birikinti konisi denir.
Akarsuların taşıdıkları maddeler ince ise, geniş bir alana yelpaze gibi yayılırlar. Bunlara da birikinti yelpazesi denir. Ülkemizde dağ eteklerinde, bu tip şekillere sıkça rastlanır.
2. Dağ Eteği Ovaları Dağ eteğinde, eğimin azaldığı yerlerde meydana gelen birikinti konileri ve yelpazelerinin zamanla yanlara doğru büyüyerek birleşmeleri sonucu oluşan ovalardır.
Bursa ovası, Uludağ’ın eteğinde oluşmuş bir dağ eteği ovasıdır.
3. Dağ İçi Ovaları
Dağ içlerinde, eğimin azaldığı yerlerde, akarsuyun taşıdığı malzemeleri biriktirmesi sonucu oluşan düzlüklerdir. Engebeli ülkelerde daha fazla oluşur.
Malatya, Muş, Elazığ ovaları bu şekilde oluşmuşlardır.
4. Taban Seviyesi Ovaları
Akarsuların denize yaklaştıkları yerlerde taşıma gücü azdır. Böyle yerlerde akarsular, taşıdıkları malzemeleri biriktirirler ve ova yüzeyini alüvyal dolgu alanı haline getirirler. Böyle oluşan düzlüklere taban seviyesi ovası veya alüvyal taşkın ovası denir.

5. Delta Ovaları

Akarsuların taşıdıkları malzemeleri, deniz içerisinde biriktirmesi sonucu, üçgene benzeyen düzlükler meydana gelir. Bunlara delta ovası adı verilir.

Delta ovalarının oluşabilmesi için,
Akıntıların olmaması, Akarsu yükünün fazla olmasıGel - git genliğinin az olması ,Kıyının sığ olması gerekirTürkiye’de birçok delta ovası vardır. Başlıcaları Çukurova, Bafra ve Çarşamba ovalarıdır. 6. Taraçalar (Sekiler) Aüvyal tabanlı vadi üzerindeki akarsuların, yeniden canlanarak, yatağını kazması sonucunda oluşan yüksekte kalmış eski vadi tabanlarıdır. Türkiye’de, çeşitli zamanlarda epirojenik hareketler görüldüğü için, vadiler boyunca taraçalar görülür.
7. Kum Adacıkları 
Akarsu eğiminin azaldığı ve yatağın genişlediği yerlerde, taşınan alüvyonlar ve kumlar küçük adacıklar şeklinde biriktirilir. Bunlara kum adacıkları dENİR.

KARSTİK ŞEKİLLER
Kolay eriyebilen kayaların (kalker, jips,kayatuzu) kimyasal yolla erimesi ve tekrar çökelmesi ile oluşan yer şekilleridir. En fazla Akdeniz Bölgesi'nde görülür. Sebebi kalkerli arazinin geniş yer tutmasıdır.
KİMYASAL AŞINDIRMA ŞEKİLLERİ

LAPYA
Kalkerli arazilerde yağmur ve kar sularının kimyasal aşındırması ile oluşan oluk şeklindeki yarıntılardır. Derinlikleri bir kaç cm ile bir kaç metre arasında değişir.
Karstik şekillerin en küçüğüdür.En fazla Batı Toroslar’da görülür.

DOLİN
Kalkerli arazilerde erime ve çökme sonucu oluşan tava şeklindeki çukurluklardır.

UVALA
Dolinlerin birleşmesi ile oluşan daha büyük çukurluklardır
POLYE (GÖLOVA)
Korkuteli-Antalya
Uvaladan daha büyük karstik erime ve tektonik çöküntü alanlarıdır.
Ör: Elmalı, Korkuteli, Tefenni, Kestel, Gölhisar, Acıpayam, Muğla Ovaları.

OBRUK
Kalkerli arazilerdeki mağara tavanlarının çökmesiyle oluşan derin doğal kuyulardır.
Ör: Cennet-Cehennem Obrukları (İçel), Kızılören Obruğu (Konya) .

DÜDEN (Su Batan-Su Çıkan)
Yerüstü sularının yeraltına daldığı veya yer altı sularının yüzeye çıktığı doğal kuyulardır. Ör: Düden Suyu’nda olduğu gibi.

MAĞARA
Kalkerli arazilerde yer altı sularının kimyasal aşındırması ile oluşan yeraltındaki boşluklardır.
Ör: İnsuyu (Burdur), Karain-Damlataş(Antalya), Narlıkuyu, Cennet-Cehennem ve Astım Mağaraları (İçel).

KANYON VADİ 
Ulubey-Uşak (Türkiye'nin en büyük kanyon vadisi)
Daha çok karstik arazilerde oluşan derin ve dik yamaçlı vadilerdir. Akarsu aşındırması ile oluşur. Ör: Göksu vadisi ,Köprülü kanyonu. Dünyanın en büyük kanyonu A.B.D’de Colorado( Büyük Kanyon) kanyonudur.

ÇIKMAZ VADİ (KÖR VADİ)
Bu vadilerde akarsu bir mağara veya düdene dalarak kaybolur. Yani vadi bir düden veya mağara ile son bulur.

KİMYASAL BİRİKİM ŞEKİLLERİ
TRAVERTEN 
Yer altı suları içinde erimiş halde bulunan kalkerin suların yüzeye çıktığı yerde çökelmesi ile oluşan yer şekilleridir. Çökelme olabilmesi için su içindeki CO2 uçması gerekir.
Ör: Pamukkale(Denizli)
DAMLATAŞ (Sarkıt-Dikit-Sütun) 
Kalkerli arazilerdeki mağara tavanından damlayan yer altı suları içindeki erimiş haldeki kalkerin çökelmesi ile oluşur. Çökelme tavanda olursa Sarkıt, tabanda olursa Dikit , birleşirlerse Sütun oluşur. Ör: Damlataş mağarasında olduğu gibi.




İNŞALLAH BEĞENİRSİNİZ SAYIN HOCAM...

5 Mart 2012 Pazartesi

COĞRAFYA 1

Geçen haftaki dersimizde Aksarayın ve Hasan dağının oluşumunu öğrendik.Aksarayın yerleşim yerinin düz olmasının nedeni eskiden deniz tabanı olmasıdır.Deniz olmasını da topraktaki kil ve kireç taşlarından anlayabiliyoruz.Buna göre Hasan Dağı' nın eskiden bir ada olduğu yorumu yapılabilir.Hasan dağı Erciyes dağından sonra iç anadoludaki en yüksek ikinci volkanik dağdır.Kuzeybatısında Aksaray ovası batısında Obruk platosu ve güneyindeki Bor ovası düzlüklerinden aniden yükselerek karvetli bir abide görüntüsü sunmaktadır.Dağın tepesi kraterden oluşmakta ve krater tabanında bir krater gölü bulunmaktadır.Volkanik olmasından dolayı toprakları çok verimlidir.Günümüzde yaylacılık faaliyetleri yapılır.Büyük bir su kaynağıdır.
Ayrıca volkanik tüf lerin Niğde de değilde Aksaray-Nevşehir çevresinde olma nedeni rüzgarın yönünün güneyden kuzeye doğru olmasıdır.
KARADELİKLER:Yıldızın fazla kilolarını atması için kütlesel çekim ve yakıtın karşı koyacak gücü olmayacaktır.Yıldız sonraki evrelerde büzülmeye uğrayarak yüzeyindeki kütlesel çekim alanı güçlenir.yıldızdan kaçıp kurtulma hızı gittikçe artar.Işığın bile kaçamayacağı sınırsız hıza ulaşır.Bu devrede yıldızların ölümü sonucunda kara delikler meydana gelir.
SOLUCAN DELİKLERİ:Paralel evrenler arası geçişin sağlanması için ortaya atılan teoridir.Pratiğe geçirilemiştir.
İnşallah beğenirsiniz saygıdeğer hocam...